SEO Uyumlu İçerik Üretimi Nedir ve Nasıl Yazılır?

Bugün sizler için SEO uyumlu içerik üretimi hakkında internet üzerindeki en kapsamlı rehberi hazırladık!

Bu rehber içerisinde, arama motorlarının gerçekten seveceği ve müşterilerinizi diledikleri seviyeye çıkaracak içerikleri nasıl yazmanız gerektiğini anlatacağız.

Elbette bu sırada size çok sayıda SEO uyumlu içerik üretme stratejisinden de bahsetmiş olacağız.

Haydi başlayalım!

1. SEO Uyumlu İçerik Üretimi Nedir?

SEO uyumlu içerik üretimi, anahtar kelimelere bağlı kalarak arama motorlarının kurallarına uygun bir şekilde içerik hazırlama işidir.

Bu iş sonucunda elde edilen sonuçlar SEO uyumlu içeriklerdir.

Kısaca SEO uyumlu içerik üretimi; Google tarafından belirlenen kurallarını kapsamlı bir şekilde uygulanarak hızlı bir şekilde sıralama almanın en önemli anahtarıdır.

Ancak asıl mesele her zaman için anahtar kelime kullanımı değildir.

Hazırlanan içerikler okunabilirlik ve etkileşim alma oranı bakımından da yüksek kalitede olmalıdır.

Aynı zamanda hem okuyuculara hem de arama motoru algoritmalarına aynı anda hitap etmelidir.

Bir başka deyişle; SEO uyumlu içerik yazmak, Google’ın dilinden konuşmayı öğrenmek demektir.

Fakat Google’ın dilinden konuşurken, kullanıcıların bu içerikleri ‘kendi dillerinde’ okuyacağını unutmamak gereklidir.

Her ziyaretçinin okuyup paylaşmak isteyeceği içerikleri yazmak bu işteki temel prensiptir!

Bu bilgiler doğrultusunda aslında ‘yapılmaması’ gerekenler tam olarak şöyle: 

• Eğer yalnızca Google sizi sevsin diye yazarsanız, bir robottan farkınız kalmaz!
• Kullanıcı dostu olmayan içerikler okunmaz, paylaşılmaz.
• Sadece kullanıcılar için yazdığınızda ise içeriğiniz muhtemelen insanların en çok kullandığı anahtar kelimeleri barındırmıyor olacak. Bu sebeple de Google dilinden anlamadığı ve başarılı bir etkileşim de alamayacak.

Eğer 2021 yılında SEO konusunda gerçekten uzman olmak istiyorsanız, bu işin dengesini tutturmanız gerekiyor. Örneğin aşağıdaki gibi:

Bu arada yukarıdaki örnek görselin devamı olan “Google Görüntülü Reklam Ağı” hakkındaki yazının devamını isteyenler için linki bıraktım.

İçerik üretimi SEO’ya büyük katkı sağlar. İyi, ama nasıl?

İçerik üretimi denildiğinde pek çok kişinin aklına aşağıdaki gibi okuması zor, görsel olarak hitap etmeyen ve bolca uzun cümlelerin kullanıldığı anlaması güç haber yazıları geliyor:

Ancak endişelenmenize hiç gerek yok.

Çünkü SEO uyumlu içerik üretimi dediğimiz şey 1946’dan kalma gazetelerdeki uzun manşetli haber yazıları yazmak değil!

Etkili içerik üretimi; arama motorlarının kuralları doğrultusunda hazırlanan paylaşımlar sayesinde bir web sitesini daha görünür kılmaktır.

Nasıl mı? Şöyle anlatalım:

‘A’ isimli blog yazısı düşünün. Bu blog yazısı; temel SEO gereksinimlerini gayet iyi şekilde karşılıyor, fakat yazım dili ”eh işte” seviyesini geçemiyor olsun.

Şimdide ‘B’ isimli bir blog yazısı düşünün. B isimli blog yazısı da tüm SEO kuralları bakımından yeterli, okunabilirlik ve kullanıcı deneyimi bakımından da mükemmel bir yazı olsun.

Bu durumda, B blog yazısı SEO gereksinimlerinin tamamını karşıladığı için, arama motoru sıralamalarında yavaş yavaş yükselecektir. Bunun en önemli ipuçları ise aşağıdaki oranlarda B blog yazısının elde edeceği gelişmeler olacaktır:

1. Backlink sayısı
2. Hemen çıkma oranının düşüşü
3. Sayfada kalma süresinin yükselmesi
4. Ortalamanın üstünde tıklama oranları
5. Yüksek yorum sayısı ya da topluluk sekmesi katılımı

Kısacası, günün sonunda B blog yazısı, bu şartlarda yazım dilinin ve SEO kurallarının daha eksik uygulandığı A blog yazısını her türlü ezip geçecektir. Çünkü B blog yazısı SEO uyumlu içerik olarak hazırlanmıştır.

SEO Uyumlu İçerik Üretimi Ne Kazandırır?

Tamam, SEO websiteleri süper bir şey, bunu biliyoruz.

İçerik üretimi de harika bir iş, bu da doğru.

O zaman neden ikisini de birden yapmayasınız?

İşte o zaman bir taşla iki kuş vurmuş olursunuz.

Oldukça rekabetçi bir alanda hızlı bir şekilde büyüme sağlayan temel araçlardan biri, SEO uyumlu içerik üretmektir.

Aşağıdaki yükseliş grafiğine bakıldığında da SEO’nun ne kadar etkili olduğunu görebilirsiniz:

Örneğin SEO kavramı  ilk piyasaya sürüldüğünde, birçok SEO postu son derece robotik ve teknik yazılıyordu. İşte buna bir örnek:

Tabi bunlar temel anahtar kelimelerde sitenin sıralama almasına yardımcı oldu, fakat bu yazıların hiçbiri ”gerçek” insanlar için, yani bu içeriği okuyanlar için değildi.

Bu yüzden tamamen kullanıcı odaklı, okunması için yazılan içerikler üretilmeye başlandı! Aşağıdaki örnek gibi:

Kullanıcılara temel meseleyi en açık şekilde anlatan ifadeler kullandı:

Ayrıca içerikleri web dünyasında geliştirici olmayan insanların da anlayabileceği bir seviyeye getirdi.

Böylelikle içerikler, her gruptan kullanıcı için çok daha kolay okunabilir ve insani bir hal aldı.

Başka bir deyişle, içerikler hem Google için, hem de okuyucular için yazılmış oldu.

Peki, bunu siz nasıl yapacaksınız? İşte şimdi temel adımlarla SEO kısmına geldik!

2. Kullanıcı Deneyimini ”Uçuran” SEO Uyumlu İçerik Üretimi Nasıl Yapılır?

”Kullanıcı deneyimi” kelimesi SEO dünyasında neredeyse herkesin dilinde dolaşan jargonlardan biridir.

Aslında bu kavramın işaret ettiği şey de son derece basittir.

Google içerik kalitesini ölçerken hemen çıkma oranları, sitede kalma oranları ve Pogo Sticking oranlarına göz atar.

Bu da kullanıcı deneyiminin kalitesinin doğrudan gösteren detaylardır.

Pogo Sticking; kullanıcı bir arama yaptığında, girdiği sitelerde aradığı kapsamlı içeriği bulamadığı için  çok sayıda site gezmesi durumudur.

İşte bu oranlar temel olarak içerik stratejisi hakkında Google’a bilgi vermektedir.

SEO uzmanları ise bu konuda hemfikirdir.

Pozitif kullanıcı deneyimi sinyalleri veren içerikler Google’da çok daha iyi sıralama alır. Aslında tersi de aynı şekilde geçerlidir.

İçeriğinizin Yapısını Oluşturun!

Pek çok insan SEO uyumlu içerik hakkında birbirini izleyen kelimelerden oluşan metinleri düşünür.

Fakat benim ve içerik üreticilerinin deneyimlerime göre, içeriğin yapısı da en az kullanılan cümleler kadar önemlidir.

İçerik yapısının sağladığı yüksek verimi en iyi kanıtlayan platformlardan biri de Udemy’dir.

Aşağıdaki yapının stiline baktığınızda içeriği hazırlayan kişinin son derece kullanıcı odaklı bir çalışma yaptığını görebilirsiniz:

(Bu arada, Udemy’e aşina değilseniz söyleyeyim: Udemy, içerisinde onlarca farklı online ders içeriğinin olduğu bir platform).

Udemy’e girdiğinizde  ve bir kategoriden sıradan bir kurs seçtiğinizde, kayıt olan kullanıcı sayısına şaşıracaksınız. Aşağıda Udemy’nin buna örnek bir başarısı var:

Tam 36,883 öğrenci! Belli ki Udemy, insanların ne istediğini gerçekten iyi biliyor.

Peki Udemy bu kadar öğrencinin bu kursu görebilmesini ve satın almasını nasıl sağladı?

Bir kullanıcı arama motoru üzerinden sitenize geldiğinde iki farklı şey olabilir:

1. Aradıklarıyla ilgili konuyu bulamayabilir ya da yetersiz bilgi sebebiyle hemen siteden çıkarlar.

2. Aradıkları konuyu bulur ve ilgilerini çekerse, sitede kalır ve okumaya devam ederler.

Eğer kullanıcı sitenizde kalırsa, Google güçlü bir site olduğunuzu düşünür ve sizi sıralamarda yükseltir.

Peki ya insanlar sitenize girdiği gibi çıktığında ne olur diyorsanız hemen cevabı söyleyelim; Google bu durumda sıralamanızı epey aşağı çekecektir.

O halde soru şu: Kullanıcıların hemen çıkma oranları nasıl düşürülebilir?

Bu sorunun çözümü okuyucuyu okumaya teşvik eden cümle ve kalıplar kullanmaktan geçer.

Belki sizlerin de dikkatini çekmiştir ki, başarılı içeriklerde genellikle aşağıdaki gibi okuyucuya hitap eden cümleler yer alır:

İşte ”kova tugayı” denen şey tam olarak budur.

Kullanıcı tam yazıyı terk edecekken onu yeniden tutan ve bir sonraki tugaya kadar okumaya teşvik eden cümlelerdir.

Ben de SEO uyumlu içerik üretmek için bu stratejiyi defalarca kullandım ve gerçekten işe yaradı!

Örneğin bu taktiğin kullanıldığı sitelerde sitede kalma oranı 03:03 dakikaya kadar bile yükselebilir, ki bu oldukça iyi bir sayfada kalma süresidir.

Mesele, kullanıcının ”Geri” tuşuna kadar vereceği anı tahmin etmek ve tam da o noktaya bu stratejiyi yerleştirmek kalma süresini epey arttıracaktır.

Bunun için birkaç hazır cümle örnekleri ise şöyle olabilir:

1. Kısacası;
2. Peki, asıl mesele nedir?
3. Merak ediyor olabilirsiniz:
4. İşte çılgınca bir şey:
5. Şimdi daha iyisi geliyor / Şimdi daha kötüsü geliyor:
6. Ama önemli olan şu:
7. En iyi kısmı bilmek ister misiniz.

• App Yöntemi

Kova Tugayı yönteminin sayfada geçirilen toplam süreye katkıları olduğunu anladık. SEO uyumlu içerik üretmek için kullanılan başka başarılı teknik ise App’tir.

Bu tekniğe İngilizce baş harfleri dolayısıyla App yöntemi denilmektedir: Agree – Promise – Preview!

Bir ortak nokta sunmak – Bir vaat sunmak – Ve içeriğe genel bir bakışla işi bitirmek!

İlk paragraf içerikte özellikle önemlidir. Çünkü içeriğin ne için yazıldığını ilk paragrafta anlatmış olacaksınız.

Bu kısımda kullanıcı ile kurduğunuz bağ, onların derdini anladığınızı göstermelidir.

Bu da kullanıcıların diğer içerikler yerine sizinkini okumayı tercih edeceğini gösterecektir!

Aşağıdaki şablonda ise bu tekniğin nasıl kullanılacağını daha detaylı bir şekilde görebilirsiniz:

Dolayısıyla ne anlatacağınızı söylerken benim gerçekten işe yaradığını gördüğüm yöntem; karşımdaki kişinin derdini gerçekten anladığımı hissettirmek diyebilirim.

Ortak bir noktada buluşma meselesini hallettikten sonra, bir vaat sunma kısmına gelmek gerekiyor.

Yani metodun ismindeki haliyle Promise kısmına.

Vaat sunulan kısım, okuyucularınıza içeriğinizin ”onları daha iyi bir serüvene çıkaracağı”nı söylediğiniz kısım aslında. Bunu birçok farklı şekilde söyleyebilirsiniz.

Son olarak, içeriğe genel bir bakış atma adımına gelelim.

Bu kısımda okuyucularınıza, ”vaktiniz değerli, onu sizden istiyorum, ama vereceklerim de son derece değerli!” mesajını vermeniz gerekiyor.

İçerikte hangi detaylar varsa bunları adım adım listelemelisiniz.

Eğer bu listeleri üzerine tıklanabilir şekilde yaparsanız, kullanıcı içeriğin dilediği kısmına otomatik olarak gidebilecek ve bu da kullanıcı deneyimini güçlendirecektir.

Çok uzağa gitmeyelim işte bu makaleden bir örnek:

3. SEO Uyumlu İçerik Üretimi İçin Optimize Edin!

SEO uyumlu içerik üretmek istiyorsanız, içeriğe biraz anahtar kelime eklemelisiniz. Eh, bu başından beri yazdıklarımdan sonra artık bir sır değil.

Fakat artık SEO, ilgili sayfada birkaç anahtar kelime kullanmaktan çok daha fazlası haline geldi.

Rekabet oranı yüksek anahtar kelimelerde, yüksek sıraları kapabilmek için ileri düzey stratejileri kullanmanız gerekiyor.

Bunlar en temel seçenekler olduğu için SEO kısmında artık yeterli değil. Neyse ki bugün onlara da göz atacağız! Haydi başlayalım!

• Başlık Etiketi Oluşturun ve Kullanın!

Uzun kuyruklu anahtar kelimelerden daha fazla trafik istiyorsanız, çözüm basit: başlık etiketlerini kullanın!

”Onlar ne ki?” dediğinizi duyar gibiyim.

Bunlar, başlığınıza eklediğinizde başlığınızın uzun kuyruklu anahtar kelime sıralamalarında yükselmesini sağlayan bazı kelimelerdir.

Yapmanız gereken ilk şey sayfanızda kısa bir başlık etiketine sahip olan bir yazı yazmak olacak.

Daha sonra ise aşağıdaki tamamlayıcı etiketleri uygun yerlere ekleyin:

1. Hızlı
2. Rehber
3. Kolay
4. Basit
5. En İyi
6. İnceleme
7. Güncel
8. İpuçları

Hangi anahtar kelimenin mükemmel sonuçlar getireceğini tam olarak bilemezsiniz.

Fakat onlarsız yeterince güçlü trafik kazanımı sağlayamayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Bu yüzden bu anahtar kelimeleri yazılarınızda bulundurmanızı tavsiye ediyorum.

• Blog İçeriklerinize LSI Anahtar Kelimeleri Ekleyin!

Google artık bildiğiniz Google değil!

Yapay zeka ile güçlendirilen yeni Google sistemleri, bir anahtar kelimeyi içeriğinizde kaç kere kullandığınızla ilgilenmiyor.

Google’ın asıl ilgilendiği şu, Latent Semantic Indexing (LSI) olarak adlandırılan anahtar kelimeler.

Bu kavram Türkçe SEO dünyasında da LSI anahtar kelime olarak geçiyor. Peki, ne anlama geliyor?

SEO uyumlu içerik oluşturmak için bu sihirli kelimelerin demek istediği şey aslında şu: ”İlgili anahtar kelimenin yakın anlamlılarını, eş anlamlılarını kullanın!”

Bu kelimeler Google’ın blog içeriğinizin tam olarak neyle ilgili olduğunu daha iyi anlamasını sağlayacak.

LSI anahtar kelimeleri bulabilmek için yapmanız gereken şey ise çok basit.

Google’a gidin ve yükselmek istediğiniz anahtar kelimeyi kullanarak basit bir arama yapın.

Sonuçlar sayfasının en altına indiğinizde ”İlgili Aramalar’ listesi göreceksiniz.

Unutmayın! Bu listeyi doğrudan Google belirliyor.

Dolayısıyla bundan daha iyi bir LSI anahtar kelime listesi bulamazsınız herhalde! Üstelik ücretsiz…

• SEO Uyumlu İçerik Üretimi İle E-Ticaret Ürünleri ve Kategori Sayfaları İçin Trafik Kazanmak

İşin doğrusunu söyleyelim, Amazon neredeyse her e-ticaret ile ilgili anahtar kelimede birinci sırayı oynarken, daha küçük çaplı girişimler için sıralama kazanmak pek kolay değil.

Yine de, küçük e-ticaret sitelerinin bu yarışa katıldıklarını ve aslında epey de başarılı olduklarını görüyorum.

Peki, bunların sırları ne?

Amazon’unki gibi bir bütçeye sahip olmadıklarına göre, epey güçlü bir stratejileri olmak zorunda, değil mi?

Bu daha dar bütçeli e-ticaret sitelerinin izlediği strateji şu: Rakiplerinin genellikle bilmediği ya da ayrımına varmadığı uzun kuyruklu anahtar kelimeleri bulmak ve onları hedeflemek!

Peki, bunu nasıl yapıyorlar?

Birinci sıradaki e-ticaret sitesine gidiyorlar ve arama kutucuğuna tıklıyorlar.

Burada, ürün ismini yazıyorlar.

Ürün ismi ”köpek maması” olsun.

Aşağıdaki görsellerde yöntemin örnekleri bulunuyor.

Devam edelim: İsmi yazdıktan sonra Enter’a tıklamak yok.

Arama sisteminin önerdiği long-tail anahtar kelimeleri keşfediyorlar, çünkü sistem onlara bunları öneriyor! Örneğin;

1. Köpek maması goody
2. Köpek maması royal
3. Köpek maması küçük ırk
4. Köpek maması yaş
5. Köpek maması enjoy

Daha sonra yukarıda seçtiklerinden bir tanesini Google’da aratıyorlar.

Bu anahtar kelimenin zorluk oranını çeşitli araçlar kullanarak kontrol ediyorlar.

Bu anahtar kelimeler arasından zorluk oranı çok yüksek olmayan seçenekleri tercih edip bunlar üzerinde çalışmaya başlıyorlar.

Bu çalışma ise şu işe yarıyor: Zorluk oranı düşük kelimelerde daha az bütçe ile  ilk sıralara yükselip sayfa / web sitesi otoritesini arttırmak mümkün hale geliyor.

Alışveriş sitelerinin arama butonlarından yararlanarak düşük zorluk seviyesi olan bir anahtar kelime bulmak, daha düşük bütçeli bir strateji ile öne çıkmanızı sağlayabilir.

Seçtiğiniz anahtar kelimeleri stratejinize eklediğinizde, o kelimeleri içeren blog postları oluşturabilirsiniz.

Fakat temel olarak yapmanız gereken ürün isim ve açıklamalarında söz konusu kelimeleri kullanmak!

4. Organik Tıklama Oranlarınızı Arttırın!

Organik tıklama oranları Google sıralamaları için önemli bir faktör mü?

Tabi ki evet!

Zaten öyle olmasaydı bile, organik tıklama oranlarını arttırmak daha çok trafik elde etmek manasına geldiği için, yine mükemmel bir şey olurdu ve sıralamanızın artmasına katkıda bulunurdu.

Bu kısımda sitenizi nasıl bir ”tıklama mıknatısına” dönüştüreceğinizden söz edeceğim. Haydi başlayalım o zaman!

• Başlıklarınıza Biraz Duygu Katın: Dikkat, Çok Fazla Değil!

Yapılan sektörel araştırmalara göre belirli bir duyguya hitap eden başlıklar daha yüksek organik tıklama getiriyor.

Yine de bu verilerin çoğu sosyal medyadaki tıklama oranları üzerine yapılan çalışmalardan oluşuyor.

Bu yüzden bu araştırma sonuçları bir Google kullanıcısının davranışları için de doğru olmayabilir.

Olmayabilir mi?

Belki olmayabilirdi, ama işin gerçeğine bakıldığında aynı sonuçların Google için de tam olarak böyle olduğunu görüyoruz.

Yaptığımız güncel analizde 5 milyon Google arama sonuçlarını değerlendirdik ve sonuçlara göre duygu barındıran başlıklar çok daha fazla organik tıklama sağlıyor.

Tamam, duygu barındıran başlıklar iyi. Peki her zaman mı?

Hayır!

Duygu barındırsınlar diye oluşturduğunuz başlıklar ”clickbait” başlıklar haline geldiğinde, organik tıklama oranları da hızlıca düşmeye başlıyor.

Buradaki bahsetmek istediğim asıl mesele şu; etiketleriniz ve açıklamalarınız belli bir oranda duygusal alt metin barındırsın. Pozitif ya da negatif, fark etmez. Fakat abartmak yok!

• Meta Açıklaması İçeriğinizi Pazarlar!

Google’in verilerine göre, iyi yazılmış meta açıklamaları her zaman daha çok tıklamayı beraberinde getiriyor.

SEO uyumlu içerik üretirken meta açıklama yapmak içeriğinizin ana konusunu ve pazarlamasını yapacaktır.

Google meta açıklamalarınızı arama sonuçlarında her zaman göstermese de, her sayfa için güçlü meta açıklamalarına sahip olmak halen çok önemli.

Çünkü bunlar aramalarda gözüktüğünde; içeriğinizi, hizmetinizi hatta markanızın tümünü kitlenize pazarlar! İşte buna bir örnek:

• Başlık Etiketlerinde Sorular Kullanın!

Aynı çalışmaya göre soruya dayalı etiketler, diğer etiketlere göre yüzde 14 daha fazla organik tıklama kazandırıyor.

Tabi ki bu her etikette soru kullanın anlamına gelmiyor.

Fakat yine sorulardan oluşan etiketler, denemeye değer stratejiler olabilir.

5. Kendi Anahtar Kelimelerinizi Yaratın!

Bu kısımda bu güne kadarki en sevdiğim SEO uyumlu içerik üretimi stratejisinden söz edeceğim; kendi anahtar kelimelerinizi yaratmak!

Bu strateji tek başına yüzlerce backlink kazanmanıza ve sitenize yüzlerce ziyaretçi çekmenize olanak tanıyor.

Bugün ise bunun nasıl yapıldığından söz edeceğim.

• Kendi Anahtar Kelimelerinizi Yaratmak SEO’ya Nasıl Katkı Sağlıyor?

Daha önce fark etiniz mi bilmiyorum ama, bir marka ismi de aslında bir anahtar kelimedir.

Sizin birinci sırada olmayı başardığınız bir anahtar kelime.

Peki, neden gücümüz tam olarak burada kesiliyor?

Neden bir adım ileri gidemiyoruz?

Tekniklerinizi ve stratejilerinizi marka kimliğinize entegre ederken onlardan oluşturduğunuz yeni anahtar kelimelerle ekstra organik trafik yaratabilirsiniz.

Örneğin sitenize daha çok trafik çekmek için kullanabileceğiniz Skyscraper (Gökdelen) Formülü‘nü duymuşsunuzdur.

Oldukça popüler hale gelen bu teknik, tekniğin yaratıcısı tarafından markanın bir kimliği haline getirilmiştir.

Bu da Google Arama Motorunda ”Skyscraper Technique” aramalarının aylık 2.030’a kadar ulaşmasını sağlamıştır.

Evet, markalama sürecinden önce hiçkimsenin hiç aramadığı bir anahtar kelimeden söz ediyoruz!

Skyscraper, gökdelen tekniğini kullanırken Google’da arama yapıp bu tekniği oluşturan sitelere link veriyor.

O halde Skycraper Technique çok başarılı bir ”üretilmiş anahtar kelime” örneği.

Bunun gibi pek çok anahtar kelime söz konusu site tarafından üretilmiştir. Daha önce hiç kullanılmayan bu kavramlar yaratıldı ve tanınır hale geldi.

Sayfa otoritesinin artması yalnızca organik tıklanmalar sağlamaz.

Yeni bir kavram ortaya atmak, internet üzerinde pek çok sitenin benzer kavramla ilgili içerik oluştururken sizi referans göstermesi anlamına geliyor.

Bu da organik backlink kazanmanızı sağlıyor.

Örneğin bir blogger ”Gökdelen Metodu”ndan söz ettiğinde, sıklıkla bunu yaratan siteye link veriyor:

• Strateji, Yaklaşım ya da Kavram Üretin!

O halde yapmanız gereken ilk şey; size özgü bir strateji, yaklaşım ya da kavram üretmek ve buna bir isim vermek.

Gökdelen Tekniği bunun için güzel bir örnek.

Buna benzer şeyler yaratmak için zaten çalışan bir yöntemi ele alabilir ve onu daha etkili kılacak bir adım ekleyebilirsiniz.

Örneğin şu an pazarlama dünyasında sıklıkla kullanılan pek çok yöntem, birinin ürettiği kavramlardan ortaya çıktı:

1. Bloglar
2. Inbound Pazarlama (örneğin bunu hUBSpot yaratmıştı)
3. Influencer Pazarlama
4. Chat Botları
5. Dönüşüm Oranı Optimizasyonu
6. Dijital Pazarlama

Pek çok durumda, üretilen bu kavramlar yıllar boyunca canlı kalıyor.

Fakat sizin başlangıçta ürettiğiniz şey olarak kalmıyorlar: sürekli bir dönüşüm geçiriyorlar.

Bir başka deyişle, siz bir şeye isim verdiğinizde, o şeyi gerçek kılıyorsunuz.

Ancak bir şeye ilgi çekici, akılda kalıcı bir isim nası verilir, bunun net bir formülü yok.

İsim vermek öyle ya da böyle, işe yarayacak.

• Ürettiğiniz Anahtar Kelimeyi Yayın!

Mesele sadece bir stratejiye isim vermek ve onu bir yerde kullanmak değildir.

Öyle olsaydı, her gün kendi stratejilerini üreten pek çok kişi Google’da yüksek sıralamalarda yer alırdı.

Eğer fikrinizi insanların aradığı bir anahtar kelimeye dönüştürmek ve web siteniz için bir hit kaynağı yaratmak istiyorsanız, öncelikle onu en kapsamlı şekilde insanlara tanıtmalısınız.

Örneğin bahsettiğim Gökdelen Tekniği geliştirildikten sonra, bu kelime geliştiricileri tarafından çok sayıda yerde kulanıldı ve yayıldı.

Bu yöntemin nasıl çalışacağı ile ilgili alan çalışmaları hazırlandı, adım adım ilerleyen rehber içerikler yayınlandı.

Ziyaretçi paylaşımlarında da Gökdelen Tekniğinden söz edildi.

Ve Youtube’da bu stratejinin nasıl çalıştığı ile ilgili detaylı videolar bile çekildi.

Ayrıca, diğer insanlar ve projeler de trafik almak için ”Gökdelen Tekniği”ni kullandıkça, yükselme hikayelerine dair birtakım içerikler de paylaşıldı. Bütün bunlar, anahtar kelime üretiminin aşamaları olarak yer aldı.

6. İleri Düzey SEO Uyumlu İçerik Üretimi Stratejileri

Gelin benim favori SEO uyumlu içerik üretimi ipuçlarıma, stratejilerime ve tekniklerime biraz daha göz atalım.

Bu kısımda SEO uyumlu içerik üretimi hakkında ne öğreneceksiniz? Söyleyeyim:

1. İlgi çekici URL’ler nasıl yaratılır?
2. İçeriklerde sosyal medya etkileşimi kazanmanın kolay yolları nelerdir?
3. Daha önce kullanılmamış çok sayıda uzun kuyruklu anahtar kelime nasıl bulunabilir?
4. Google’da ”Sıfırıncı Sıra”ya nasıl çıkılır?
5. ve çok daha fazlası!

• Sıralama Almak İstediğiniz Anahtar Kelimeleri Barındıran Kısa URL’ler Kullanın

Kısa alan adları (URL), Google’da daha yüksek sıralama almanızı sağlar mı?

Daha önce yapılan bir arama motoru sıralama faktörleri çalışmasına göre, kısa alan adları ile yüksek Google sıralamaları arasında güçlü bir korelasyon var.

Ayrıca anahtar kelime barındıran alan adları da daha fazla tıklama alıyor.

Buradaki asıl mesele ise şu; alan adlarını kısa ve anahtar kelime bakımından zengin olacak şekilde üretmeniz gerekiyor.

Örneğin, SEO araçları için oluşturulan bir URL’nin sadece; “/seo-araclari” olmasından söz ediyorum.

Ya da email pazarlama ile ilgili bir rehber içeriğin alan adının sadece; “/email-pazarlama-rehberi” olması gibi.

Not: Sitenizde şu ana kadar kullandığınız alan adları uzun mu?

O halde geriye gitmenizi ve bunları yeniden inşa etmenizi tavsiye etmiyorum.

Bu durumda teknik SEO bakımından çok fazla problem yaşayabilirsiniz.

Şimdilik bu kuralı gelecekte oluşturacağınız sayfalar için uygulamaya çalışın.

• BuzzSumo’nun ”Discover Topics” Sayfasından Keşfedilmemiş Konu Fikirleri Bulun!

BuzzSumo’nun az bilinen bir özelliği var ve bence epey güçlü bir özellik.

Bunu kullanmak için normal olarak bildiğiniz bir anahtar kelimeyi sisteme yazın.

Karşınıza bu kelime ilgili olan farklı hacimlere sahip kelime ve kelime grupları çıkacak.

Bu aracın en iyi özelliği şu; belirlediğiniz anahtar kelimenin varyasyonlarını sunmuyor, belirlediğiniz anahtar kelimelerle benzer konulara sahip yaratıcı alanları size sunuyor.

Bu da çok daha geniş alternatifler kümesine sahip olmanız demek!

• Tweet Butonlarına Tıklamayı Deneyin!

Daha çok paylaşım alabilmek için sosyal paylaşım butonlarını aktif edin.

Ama şu konuda da dürüst olayım, bunlar sizin için mucize yaratmayacaklar.

Eğer her yayınladığınız içerikte yüksek paylaşım oranları istiyorsanız, ”Tweete tıklayın” butonları eklemeniz gerekiyor.

Bu sayede paylaşım sayısı gözle görülür şekilde artacaktır.

Dahası, bu ‘Tweete tıklayın” butonu sayesinde profilinize çok sayıda takipçi de gelecektir.

Peki, siz benzer bir şeyi nasıl yapabilirsiniz?

Öncelikle kendi içeriğiniz için kullanıcıları aksiyona yönlendirecek bir strateji oluşturun ve tweet butonunu nereye ekleyeceğinize karar verin.

• İçeriğinize ”Snippet Bait” Kısımları Ekleyin

Snippet Bait kısımları, içeriğinizin ”Featured Snippet” olarak sıra almasını sağlayacak olan alanlardır.

Aşağıdaki örnek içeriği inceleyin:

Bir soru sorulmuş ve doğrudan soruya yanıt içeren bir alan yaratılmış.

Sayfanızda Snippet Bait kısımlarını herhangi bir yere yerleştirebilirsiniz. Fakat ben genellikle sayfanın en üst kısmını kullanıyor ve tavsiye ediyorum.

Neden mi?

Bana kalırsa Google, bu kısımların üstte olduğu sayfaları daha çok seviyor 🙂

Dahası, bu tür alanlar sitenize gelen ziyaretçinin hızlı bir şekilde aradığı yanıtı bulmasına yardımcı oluyor.

Her iki şekilde de, yani Snippet Bait’i nereye konumlandırırsanız konumlandırın, bu kısımlar Google’ın ”sıfırıncı sıra” denilen alanına çıkma ihtimalinizi ciddi oranda arttırıyor.

Sonuç: SEO Uyumlu İçerik Üretimi!

Sizin için hazırladığım SEO uyumlu içerik üretimi rehberi içeriğinin sonuna geldik.

Doğrusu birkaç strateji tavsiyesi ya da deneyim hikayesini de sizlerden de duymak istiyorum.

Size verdiğim SEO uyumlu içerik üretimi stratejileri arasından hangisini ilk olarak deneyeceksiniz?

”Tweete Tıkla” butonunu mu? Yoksa kendi anahtar kelimelerinizi üretme fikrini mi?

SEO uyumlu metin yazarlığı hakkında deneyiminiz ne olursa olsun benimle paylaşmanızı çok isterim!

Bir sonraki içerikte görüşmek üzere!